Ağrı İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Ağrı Dağı Milli Parkı

Ağrı Dağı Milli Parkı, Türkiye, İran, Nahçıvan ve Ermenistan sınırlarının kesişim noktasında yer alır ve 2004 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile ilan edilmiştir. 88.015 hektar büyüklüğündeki bu milli park, Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesi, Iğdır’ın Aralık ve Karakoyunlu ilçeleri sınırları içinde yer almaktadır. Park alanı, Büyük Ağrı Dağı (Atatürk Zirvesi, 5137 metre), Küçük Ağrı Dağı (İnönü Zirvesi, 3896 metre), Meteor Çukuru ve Nuh’un Gemisi’nin bulunduğu bölgeler olmak üzere üç ana kısımdan oluşmaktadır. Türkiye'nin en büyük buzulunun bulunduğu bu alanda, ayrıca Nuh Tufanı ile ilgili mitolojik ve jeolojik öneme sahip yapılar, eşsiz bir bitki örtüsü ve zengin fauna çeşitliliği bulunur, bu da bölgenin ulusal ve uluslararası düzeyde korunmaya değer bir alan olmasını sağlar.

Büyük Ağrı ve Küçük Ağrı Dağları, birbirinden Serdarbulak Geçidi (2687 metre) ile ayrılmakta olup her biri birer volkan konisi olarak kabul edilmektedir. Büyük Ağrı, aynı zamanda Türkiye'nin ve Avrupa'nın en yüksek dağıdır. Sönmüş bir yanardağ olarak bilinse de, uluslararası literatürde aktif yanardağ olarak kabul edilmektedir. Büyük Ağrı Dağı’nın MÖ 3000 civarında aktif olduğu ve Küçük Ağrı Dağı’nın en son püskürmelerinin Kuvaterner dönemde gerçekleştiği belirlenmiştir. Dağın zirvesinde yer alan buzul alanı, Türkiye’nin en büyük ve gerçek buzuluyla kaplıdır. Yapılan araştırmalara göre, 1987-2015 yılları arasında buzul hacminde %39’luk bir azalma gözlemlenmiştir.

Ağrı Dağı'nda çok sayıda jeolojik ve jeomorfolojik oluşum bulunmaktadır. Dağın güney ve kuzey yamaçlarında birçok parazit konisi yer alırken, Küçük Ağrı Dağı’nın güneybatısında Karnıyarık Kalderası, kuzeybatısında ise Küp Gölü (krater gölü) bulunmaktadır. Karstik erime sonucu oluşmuş olan Meteor Çukuru, Sarıçavuş Köyü yakınlarındadır. Ayrıca, zirvede 11 adet küçük Glasiye çıkar ve buzul dilleri geniş vadiler oluşturur. Cehennem Dere Vadisi, alandaki en büyük buzulu barındıran ve önemli bir buzulu alan olarak tanımlanır.

Milli parkta, çıplak kayalık alanlar, dağ bozkırları, çalı toplulukları, karla kaplı alanlar, relikt bir Salkım Huş Ormanı ve sulak alanlar yer almaktadır. Bu alanlarda, yabani fiğ, yabani yonca, yabani arpa ve buğday gibi türlerin yanı sıra, Ağrı Dağı’na özgü 21 endemik bitki türü de bulunmaktadır. Ayrıca, Süphan kertenkelesi ve Apollo kelebeği gibi endemik ve nesli tehlikede olan hayvan türleri de bu alanda yaşamaktadır. Yaban hayatı açısından, ur keklik, çil keklik, kaya kekliği, çengel boynuzlu dağ keçisi, vaşak ve sakallı akbaba gibi türler de bölgede gözlemlenmektedir.

Ağrı Dağı, kutsal kitaplarda yer alan Nuh Tufanı ile ilişkilendirilmiştir ve Nuh’un Gemisi’nin burada karaya oturduğuna inanılmaktadır. Ancak bu gemi kalıntılarının heyelan sonucu oluşup oluşmadığı hâlâ tartışma konusudur. Telçeker ile Üzengili köyleri arasında kalan alan, doğal anıt olarak koruma altına alınmış ve burada bir açık hava müzesi bulunmaktadır. Gemi kalıntıları, kuş bakışı bir noktadan izlenebilir.

Ağrı Dağı, aynı zamanda dağcılık, yürüyüş, yamaç paraşütü, fotoğrafçılık ve olta balıkçılığı gibi açık hava aktiviteleri için popüler bir alan olup, güvenlik nedeniyle sadece belirli güzergahlar üzerinden tırmanış yapılabilmektedir. Doğubayazıt ilçesi ve çevresindeki bölgelerde, kamp alanları, dağ evleri ve çeşitli altyapı olanakları da mevcuttur. 2015 yılında Ağrı Dağı’na tırmanışlar için özel yönergeler de yayımlanmıştır.

Ağrı ve Iğdır illerinde havalimanlarının bulunması, bu eşsiz bölgeye erişimi kolaylaştıran faktörlerdendir. Ayrıca, milli parkın çeşitli bölümleri, arkeolojik sit alanları ve tarihi yapılarla zenginleşmiştir, bu da bölgenin hem doğal hem de kültürel zenginliklere sahip olduğunu gösterir.

Daha ayrıntılı bilgi almak için tıklayınız